Dünya genelinde altmıştan fazla ülkeye yayılan, kişiden kişiye damlacık yoluyla bulaşan ve şimdiden binlerce kişinin ölümüne neden olan coronavirus hakkında hazırladığım yazımda “coronavirüs gözlerden bulaşır mı?” sorusunu yanıtlamak istiyorum.

İlk olarak 2019 yılının Aralık ayında Çin’in Wuhan şehrinde görülen ve son zamanlarda tüm dünyayı tehdit etmeye başlayan Coronavirus panik yaratmaya devam ediyor. Damlacık solunumu yoluyla kişiden kişiye de bulaşabilen virüsün özellikle kronik hastalıkları olan ileri yaş kişilerde ölümlere yol açtığı biliniyor.

Kalabalık alanlarda virüs bulaşma riski yüksek olduğu için uzmanlar salgın riskinin olduğu alanlardan uzak durulmasını, kalabalık ortamlarda bulunmak gerektiğinde ise koruyucu önlemlerin alınması gerektiğini belirtiyor. Korona virüsten korunmak için elleri sık sık en az 20 saniye boyunca yıkamak; eller yıkanmadan buruna, ağıza ve gözlere dokunmamak; ağzı, burnu ve gözleri koruyan maskelerin takılması gerekiyor.

Bu önlemlerden gözlerimizin koronavirüsten korunmak için kritik bir öneme sahip olduğu çıkarımı yapılsa da “Neden?” sorusunun yanıtı komplike bir özellik taşıyor.

Yeni Koranavirüs ve Gözlerimiz Arasında Nasıl Bir İlişki Var?

Coronavirus yayılımı damlacık solunumu ile gerçekleşiyor. Koronavirüs taşıyan bir kişi bir ortamda hapşırdığında ya da öksürdüğünde havaya saçılan partiküller ağız ve burun solunum yoluyla başka bir kişiye bulaşabiliyor. Hastalığın insandan insana bulaşabilmesi nedeniyle haliyle panik hali de hızla artıyor.

Son günlerde koronavirüsün bulaştığı hastalarda konjonktivit rahatsızlığına neden olduğuna dair veri akışına maruz kalıyoruz. Sklera tabakasını kaplayan ve gözü nemlendiren maddeleri salgılamakla görevli olan konjonktiva adı verilen tabakanın iltihaplanması olarak açıklanabilen konjonktivit; alerjik nedenlerle, bakteriyel enfeksiyonlar ya da virüsler nedeniyle oluşabiliyor.

Yapılan çalışmalar ve haberlere yansıtan bilgiler de coronavirus ve konjonktivit arasında bağ olması ihtimalini güçlendiriyor. Tıbbi Viroloji Dergisi tarafından yapılan bir çalışmada Çin’de hastaneye kaldırılan 30 koronavirüs hastasından 1 tanesinde konjonktivite rastlandığı bilgisi yer alıyor. New England Tıp Dergisinde yayımlanan daha geniş kapsamlı bir araştırmada ise 1099 hastadan 9’unda konjonktivite rastlandığı açıklanıyor.

İlk bakışta koronavirüsün konjonktivite çok düşük bir oranla neden olduğu sonucu çıkarılabilse de koronavirüsten korunmak için gözlerin korunması gerektiği gerçeğinin de göz ardı edilmemesi gerekiyor.

Gözlerde kızarıklık, sulanma ve çapaklanma gibi konjonktivit belirtileri yaşayan kişilerin mutlaka göz doktorlarına muayene olmaları gerekiyor. Konjonktivit belirtilerine ek olarak nefes darlığı, öksürük, balgam ve ateş şikayetleri yaşayan hastalar ile karşılaşılması halinde toplum sağlığını korumaya yönelik tedbirlerin uzmanlar tarafından alınması gerektiğinin altı çiziliyor. Hastaların son günlerde seyahat edip etmedikleri ya da seyahat eden kişilerle temasta bulunup bulunmadıkları sorgulanmasının da önemli bir gereklilik olduğunun unutulmaması gerekiyor.

Koronavirüsün Gözlerimiz Yoluyla Bulaşmasını Nasıl Engelleriz?

Koronavirüs oldukça bulaşıcı bir virüstür ve bu nedenle mutlaka tedbirli olunmalıdır. Koronavirüsten korunmak için;

• Mümkün olduğunca kalabalık ortamlarda bulunmaktan kaçının.
• Kalabalık ortamlara girmeniz gerekiyorsa ağzınızı, burnunuzu ve gözlerinizi koruyan maskeler kullanın.
• Ellerinizi en az 20 saniye boyunca sık sık yıkayın.
• Bağışıklık sisteminizi güçlendirecek gıdaları tüketmeye özen gösterin. Tek yönlü beslenmeden kaçının ve öğünlerinizde vitamin ve mineral içeren gıdaları tercih edin.
• Hafif ve orta derecede burun akıntısı, öksürük, boğaz ağrısı, baş ağrısı, ateş ve göz kızarıklığı gibi şikayetler yaşıyorsanız zaman kaybetmeden uzmanlara başvurun.
• Hastalık belirtileri gösteriyorsanız mutlaka dışarı çıkarken cerrahi maske takın. Cerrahi maske virüse karşı bir koruma sağlamasa da virüs bulaşmasının engellemesinde etkilidir.